Popüler Yayınlar

11 Aralık 2010 Cumartesi

Meydanlar


Kent meydanları, o kentte yaşayanların kullanımına açık, insanları bir arada tutan, kentte yaşayanları bir araya getiren, toplumsal taleplerin dile getirildiği alanlardır. Meydanlar toplumların, kentlerin, kalbinin attığı, nabzının tutulduğu yerlerdir. Sosyal, kültürel, sanatsal yaşamın daha fazla yansıtıldığı, kentlinin ev dışında sosyalleştiği mekânlardır. Festivallere, kültürel ve sanatsal faaliyetlere ev sahipliği yapar. Şehrin en önemli tarihi eserleri, meydanın çevresinde toplanmışlardır. Sanat eserleriyle, heykelleriyle kentin turistik alanı haline gelmişlerdir. Örneğin İngiltere’de geniş bir alana kurulmuş Hyde Park ta, şehrin nefes alması yanında, içerisinde yer alan konuşma meydanıyla da herkes fikrini rahatça ifade edebilmektedir.

Bir meydanın boyutları, biçimi, geometrisi, mimari nitelikleri, o meydanın özeliklerini belirler. Ama bu yeterli değildir. Bütün mimari mekânlar gibi oradaki yaşanmışlıklar, tarih ile bütünleşmiş olaylar, meydanın gücünü ortaya koyar. Bütün dünyada kentler meydanları ile var olur ve tanınır. Kent kültürü meydanlarda oluşur. Kentlere değişik yörelerden gelen insanların hemşerileşmesine meydanlar katkı yapar. Cumhuriyet döneminde yapılan ilk işlerden birinin meydan açmak olması anlamlıdır. 1923te başlayan yapısal dönüşümün ilk işareti meydanlardı.

Kent meydanları, tarihi sürecin beraberinde getirdiği etkilerin sonucu olarak, birçok değişikliğe uğramış bulunuyor. Bu alanlar, zaman içerisinde kendi özgün yapılarını kaybetti. Sanayinin doğurduğu göçlerle kalabalıklaşan şehirlerin kendilerine özgü yapıları, buna bağlı olarak değişti. Kentlerin ayrılmaz bir parçası olan meydanlar, şu an yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. İstanbul’da bu şekilde birçok meydan var. Bu eski meydanlar şimdi yerini çarşılara, dükkânlara, taşıtlara bırakmış durumda. Sosyal hayatın temel direklerinden bir tanesi olan kent meydanları, şimdilerde görüntü kirliliğiyle savaşıyor. Meydanları olmayan ya da kalmayan kentlerde, toplumsal yaşam kültürü gelişemez. Demokrasi bilinci ise güçlenemez; hatta geriler. Meydanlar demokrasilerin akciğerleridir. Dünyanın en demokratik kentlerine baktığınızda, çağdaşlığa ulaşmaları konusunda kent meydanlarının önemi çok büyüktür. Bu ülkeler tarihsel yapılarını, sokaklarını, meydanlarını yaşatmakla, korumakla hep övünmüyorlar mı?

Kongre meydanı da, şehrimizin bu gereksimini karşılar niteliktedir. Kültürel etkinliklerle birlikte, konulan heykeller meydana çok şeyler katmıştır. Daha çok ve kalıcı sanat eserleri kongre meydanında çoğalırsa, kültür kenti olma yolunda şehrimiz oldukça yol almış olacaktır.

Ahmet Güdücüoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder